Gaflet
Gaflet Ne Demek Gaflete düşmek Gaflet TDK Gaflet nedir Sorularla İslamiyet Bir anlık gaflet Ne Demek Gaflet içinde olmak Ne Demek Zikirde gaflet Gaflet ile ilgili hadisler, kalbin uyku halidir. Kişinin gündelik işlerini ve hatta ibadetlerini yaparken Allah’ı unutması anlamına gelir. Hayatın akışında Allah’ı unutan kişiler gafil olarak adlandırılır. Gafil kimseler bu alemin ve kendi... The post Gaflet first appeared on islami Sohbet Odaları Dini Chat Sitesi - Muslumanlar.Com.
Gaflet
Gaflet, kalbin uyku halidir.
Kişinin gündelik işlerini ve hatta ibadetlerini yaparken Allah’ı unutması anlamına gelir. Hayatın akışında Allah’ı unutan kişiler gafil olarak adlandırılır. Gafil kimseler bu alemin ve kendi varlığının Allah’ın tecellileri ile ayakta durduğunun farkında değildir.
Tasavvufta gaflet en büyük musibetlerden biri olarak görülür. Çünkü Allah’tan gaflet, kişinin kendine, nefsine esir olması demektir. Ebu Cafer Sinan k.s. bir kişinin işlediği bir günah sebebiyle tövbe etmesi gerekirken, tövbeden gafil olmasının günah işlemesinden daha kötü olduğunu ifade eder. Çünkü böyle biri işlediği günaha rağmen tövbeye ihtiyaç duyduğunun farkında değildir.
Bayezid-i Bistamî k.s hazretleri buyurdular ki:
“Allah Tealâ’nın hatalarım sebebiyle nefsimi cezalandırdığı bütün şeyler üzerinde düşündüm. O cezaların en şiddetlisinin gaflet olduğunu anladım. Allah Tealâ’dan bir an gafil olmak, bir an O´nu unutmak cehennem ateşinden daha şiddetlidir.”
Dervişler gafletin sebeplerini şöyle açıklarlar:
• Haram ve şüpheli şeyler yemek,
• Ehli dünya ile sohbet edip vakit geçirmek,
• Dünya malına çok değer vermek,
• Günlük zikirlerini aksatmak
“Allah göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili, içinde lamba bulunan bir kandillik gibidir. O lamba kristal bir fanus içindedir. O fanus da sanki inciye benzer bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nispet edilemeyen mübarek bir ağaçtan, yani zeytinden (çıkan yağdan) tutuşturulur. Onun yağı neredeyse kendisine ateş değmese dahi ışık verir. (Bu,) nur üstüne nurdur. Allah dilediği kimseyi nuruna eriştirir. Allah insanlara (işte böyle) temsiller getirir. Allah her şeyi bilir.” (Nur, 35)
İmam Gazalî k.s. bu ayet üzerine “Mişkâtü’l Envâr” isminde bir risale yazmıştır. Ebat olarak küçük ama mana olarak büyük eserde, hakikatlerin hakikatine ulaşan ve ruhî miracını tamamlayan dervişlerin bütün mevcudatı yok hükmünde ve sadece Allah’ı var olarak gördükleri anlatlır. Tasavvufî tabirle bu hale “fenâfillah” ya da “kalp secdesi” denir. Kalp secdesi, Hakk’ı temaşa halinde olan dervişin kendini unutması hatta kendinden habersiz hale gelmesidir.
Şems-i Tebrizî k.s. der ki:
“Rahmet deryası daima coşmak, dalgalanmak ister. Onu dalgalandıracak olan da senin yalvarman, ağlayıp talep etmendir. Senin üzüntünün bulutları gelmeyince ilahî bilginin denizi dalgalanmaz, coşup köpürmez.”
Şeyh Sadi Sahavî k.s. bir gün bindiği atı durgun bir dereden geçirmek istedi, fakat at bir türlü geçmiyordu. Bu durum üzerine şeyh hazretleri, “Suyu bulandırın!” buyurdu. Müritler suyu bulandırdığında at hemen dereyi geçiverdi. Atın dereden geçmesi üzerine hazret şöyle buyurdu: “Aynı bu at gibi insan da kendini gördükçe Hak yolunda yürüyemez. Benlik ve varlıktan kurtulmadıkça maksadına eremez.”
Allah’ım muhafaza etsin bizleri sırati mustakim üzere yaşayan ve huzuruna iman selameti ile çıkmayı nasip eylesin Amin