Sohbet Adabı

Sohbet adabı, insanların birbirleriyle iletişim kurarken uyulması gereken kuralları ifade eder. Bu kurallar, insanların birbirleriyle daha saygılı, anlayışlı ve nazik bir şekilde iletişim kurmalarını sağlar. Sohbet adabı, hem kişisel hem de iş hayatında önemlidir ve insanların birbirleriyle olumlu bir şekilde etkileşim kurmasına yardımcı olur.

Sohbet Adabı
Sohbet Adabı

Selamun aleykum Muslumanlar Sohbet ailesi, bu makalemde sizlerle sohbet adabı hakkında bilgi paylaşacağım. Öncelikle sohbete Allah’ın selamı ile başlanmalıdır. Kısa bir hasbihal ettikten sonra sohbete başlanmalıdır. Sohbet tek taraflı olmamalıdır. Karşılıklı saygı çerçevesinde fikir alış verişi yapılmalıdır. Sohbet veciz sözlerle ve nezih ifadelerle yapılmalıdır. Sohbet esnasında kullanılacak olan kelimeleri çok iyi seçmek lazımdır. Söz insanı bağlar ve esir eder. Ahirette de kişi sözlerinden dolayı hesaba çekilecektir.

Bilmek gerekir ki sohbet ortamları Allah’ın Müslümanlara en büyük lütuflarındandır. Sohbet ortamlarından kastettiğimiz ise İslâm’ın öğretildiği özel ve genel bütün ortamlarla beraber Müslümanların bir araya geldiği, bilişip tanıştığı ve kardeşlik bağlarını pekiştirdiği her ortamdır. Değil mi ki, sahabeyi (ra) sahabe yapan, Rasulullah’ın (sa) sohbetidir.

Sohbet, iman edenlerin kalplerini diri tutar, katılıktan muhafaza eder, aklı terbiye eder, ruhu ayağa kaldırır. Sohbet ortamları her devirde Müslümanların ta’lim ve terbiye ortamları olmuştur. Modern zamanlarda kıymeti unutulmaya başlanmış olan sohbetler, neyi yitirdiğinin farkında olmayan Müslümanlar için yeniden uyanışın da zemindir aslında.

Sohbetler esasen birer ilim meclisidir. Ancak sohbetleri diriltmedikçe bu uyanış da mümkün olmaz. Sohbetlerin diriltmenin yolu, hem sohbet edenin hem de sohbeti dinleyenin sohbetin adabına riayet etmesinden geçer. Biz burada sohbeti dinleyen talibin sohbet adabına işaret edeceğiz. Allah’tan, sözlerimize uygun ameller talebi ile…

1. Sohbete Hazırlık

Bil ki; sohbete hazırlık bizatihi sohbetin kendi kadar önemlidir. Hem kalbin, hem zihnin ve hem de bedenin sohbete hazır olması gerekir ki beklenen fayda hâsıl olabilsin.

a. Kalbin Hazırlığı

i. Niyet: Kişi sohbet dinleme ile alakalı halis niyet sahibi olmalıdır. Zira ameli anlamlı kılan, yapılan niyettir. Bozuk niyet, kişiyi istifade etmekten alıkoyar. Kişinin niyetinde Allah’ın rızası mutlak olmakla beraber sadece ilim talebi, kardeşleriyle birliktelik ve bu birliktelikten meydana gelen bereketten istifade olmalıdır. Bilmeli ki, Allah sadıklarla beraber olmayı emreder.

ii. Dua: Kişi iştirak edeceği sohbeti Allah’a yakınlaştırıcı bir vesile bilmeli ve bu vesileden hayır elde etmek için Allah’a dua etmelidir. Duasında hem kendisi için, hem sohbet arkadaşları için, hem de hocası için Allah’tan hayır talep etmeli ve: “Ya Rabbi! Benim, kardeşlerimin ve hocamın ilmini, anlayışını, kavrayışını arttır. Bizi salihlerin arasına ilhak et” diye dua etmelidir.

iii. Zan ve vesveselerden arınma: Kişi kendisini önce sohbete iştirakten ve sonra sohbetten istifadeden uzak tutan yanlış zanlardan, isabetsiz kanılardan ve vesveselerden kendisini arındırmalıdır. Bilmelidir ki, nefis ve şeytan, kişiyi hayırdan uzaklaştırmak için her daim hazır beklemekte ve bütün çabalarını sarf etmektedirler. Sohbet ehli; “Benim ihtiyacım yok; ben zaten biliyorum; yine aynı şeyler; hoca da kendini hiç yenilemiyor; hoca zaten yetersiz; sohbette hiç heyecan ve coşku yok; bu sefer gitmesem ne olur ki; bir sefer gitmesem ne olur ki; zaten biraz da hastayım; bu günlük şu işimi halledeyim; eve ve aileye hiç zaman ayıramıyorum…” gibi bin bir türlü vesveseye karşı uyanık olmalıdır. Bilmelidir ki bereket, istikrardadır. Zira ‘amellerin en hayırlısı az da olsa devamlı olanıdır’.

b. Zihnin Hazırlığı

i. İstekli olmak: Kişi esasen istekli olduğu miktarca şuur sahibi olur. Şuursuzluk ise kişiye hakkı talep etmekten, hakkın peşinden koşmaktan uzaklaştırır. Kaldı ki ilim, merakla başlar; merakın ortaya çıkması ise sual yani istek iledir; istek kişiyi gönüllü kılar; gönüllülük bütün duyargaları istenilen şeye açık ve hazır hale getirirken niyetin de ihlâs üzere olmasını mümkün kılıp kişiyi ihsana yani işini/talebini en güzel şekilde elde etmeye götürür. Bununla beraber her istek kişiyi şuur sahibi yapmayabilir. Ne istediğini bilememek gibi veya maymun iştahlılık gibi haller kişiyi şuur sahibi yapmadığı gibi aynı zamanda zihnen yorar.

ii. Okumak: Kişi iştirak edeceği sohbetin mevzusuna dair önceden az da olsa okumalar yapmalıdır. Zira bu, zihni sohbete hazır kılar ve kavrayışı kolaylaştırır.

iii. Soru hazırlamak: Kişi “şunu öğrenmeliyim” diye önceden hazır edeceği soruları olmalı ki zihnini mevzuya odaklayabilsin.

c. Fizikî Hazırlık

i. Temizlik: Kişi, sohbete kıymet verdiğini kendine göstermek için kılık-kıyafeti ve bedenini temiz kılarak sohbete iştirak etmelidir. Her ne kadar burada imkân dairesini gözetmek gerekirse de, zira iş ortamından gelme zorunluluğu anlayışla karşılanmalıdır, yine de kişi temizliğine dikkat etmelidir. Hoş olmayan ağız ve beden kokularını mutlaka gidermeli bunun için güzel kokular sürünmelidir. Çirkin kokularla Müslümanların sohbet ve cemaat meclislerine iştirakinin nehyedildiğini bilmelidir. Eğer unutmuş veya zarureten katılmış ise kendine uygun bir ortam bulmalıdır; biraz uzakta durmak gibi.

Sohbet için malzeme: Kişi katıldığı sohbetin kalıcılığını sağlamak ve istifadeyi azami dereceye çıkarmak için takip edilen bir kitap var ise mutlaka onunla sohbete gitmeli ve hocasını kitaptan takip etmelidir. Ayrıca kitabının yanında not tutacağı bir de defterini hazır tutmalıdır. Mümkünse farklı kayıt cihazları ile sohbeti kalıcı kılmalıdır. Bilmelidir ki ilim satırlardadır, sadırlarda değil.

 Zaman: Kişi, hem kendi, hem kardeşleri ve hem de hocasının hukukuna riayet edip sohbete zamanında iştirak etmelidir. Buna dikkat etmemek veya önemsememek hukuku ve ahlâkı zayi eder.

Sohbete çağrı: Eğer kişi herkesin iştirak edeceği bir sohbet ortamında bulunacaksa ortamın şarlarına göre, kişinin kavrama yeteneğine göre başta kendi ailesi, yakınları ve komşuları olmak üzere başka kimseleri de davet etmelidir. Kişi, kalplerin Allah’ın elinde olduğunu bilmeli Allah’ın kime ne kadar vereceğini kimin kalbini ve zihnini İslâm’a açacağını bilmediği için bu önemli hayra vesile olmaya gayret etmelidir.

2. Sohbet Esnasında:

Sohbet ortamı her yönüyle kişinin dikkat etmesi gereken bir ortamdır. Zira bu ortamlar nasihat ortamlarıdır. Kişi dinine ehemmiyet verdiği oranda nasihate dikkat eder.

 Kalbin Durumu

 Niyeti Koruma:

Kişi sohbet için yaptığı niyeti sohbet boyunca korumaya çalışmalıdır. Bilmelidir ki niyet sadece amelin başında yapılan bir şey değildir. Bütün amel boyunca da hazır tutulur ki en baştaki gaye gerçekleştirilebilsin.

. Vesveselere karşı uyanıklık: Kişiye vesvese veren ve kalbini meşgul eden her şey, sohbetten istifadeye engel olur. Kişi bu vesveselere direndiği müddetçe sohbetten istifade eder. Sohbet dışı konuların kalbe doğması ve gelişmesine engel olaya çalışmalı ve sohbete kulak kesilmelidir; sohbet meclisinin dışına seyahat, ticari meselelerini halletmek gibi vesveselere karşı kalbin uyanıklığını diri tutmak gerekir. Yine kişinin sohbetin konusunu ve sohbet eden hocayı küçümsemesi, basit görmesi ve umursamaması da kalbe doğan ve kişiyi aldanışa götüren vesveselerdendir. Kaldı ki kişi, sohbet edenin sözleri basit olsa bile sohbette geçen ayet ve hadis gibi hak sözlere odaklanarak bu vesveselerden korunabilir. Çok iyi bilinen bir ayet veya bir hadis, kişi ihsan üzere olurda ihlâsını korursa kişiye farkında olmadığı nice ufuklar açar. Bir başka vesvese örneği de tatminsizliktir. Kişi, hocanın şahsına veya anlatımına karşı bıkkınlık duymaya başlar ve yahut hocadan her daim aynı performansı göstermesini bekler. Hâlbuki hoca dahi kendi gibi maddî ve manevî hallerden geçer. Kişi bu durumu bilmeli ve bu tür vesveselere karşı uyanık olmalıdır. Sohbet veya hocaya karşı duyulan bıkkınlık ve tatminsizlik, gerekli kimselerle istişare edilerek eğer doğru ve gerçek bir durum olduğu tespit edilir ise usulüne uygun tashih yoluna gidilmelidir.

Peygamberimiz (asm) “Bir kısım sözler sihir gibidir, insanlara tesir eder” (Buhari, Nikah, 47.) buyurmuşlardır.

Sohbet esnasında dinleyicileri sıkmamak, dinlendirmek ve dikkatlerini çekmek için nükteli ve hikmetli  sözlere, jest ve mimiklere de yer vermek gerekir.

Nitekim Hz. Ali (ra) “Nükteli ve hikmetli sözlerle ruhlarınızı dinlendirin. Zira bedenlerinizin yorulduğu gibi ruhlarınız da yorulur” demiştir.

Yüce Allah Kuranı Kerimde söz söyleme ve konuşmakla ilgili olarak:

“Kavl-i leyyin ile konuşun.” (Taha Suresi, 20:44.)

“Gönül alıcı ve teselli edici söz söyleyin” (İsra Suresi, 17:28.)

“Tatlı ve güzel söz söyleyin.” (İsra Suresi, 17: 23.)

“İnsanlara doğru söz söyleyin.” (Ahzab, 33:70.)

“Sözün marufunu söyleyin” (Ahzab Suresi, 33: 32.)

“Beliğ, açık ve hikmetli sözlerle tebliğinizi yapın.” (Nisa Suresi, 4: 63.) feman eder.

Ayrıca yüce Allah “İnsanlara güzel söz söyleyin.” (Bakara, 2: 83.) ve “Kullarıma söyle sözün güzelini söylesinler” (İsra Suresi, 17: 53.) emreder.

Bu ayet ve hadislerde konuşmaların nasıl olması gerektiğini anlamak mümkündür. Sohbetin verimliliği bu prensiplere uymakla mümkündür.

Sizler de islami sohbet için #tasavvuf kanalımızda iman dersleri niteliğinde olan sohbetlerimize katılabilirsiniz. Sohbetlerimiz karşılıklı saygı ve hoşgörü çerçevesinde soru cevap ve fikir alışverişi şeklinde olmaktadır.

islami sohbet ve islami sohbet odalarına katılmak için, ücretsiz ve kolay bir şekilde giriş yapabileceğiz Mobil chat web sitemize bekleriz.

MuslumanlarFm Radyomuzu dinlemek için, islami radyo‘ya tıklayınız..